20 Ağustos 2013 Salı

Ph Filtrenin Özellikleri - 0506 852 15 15





Alkalin pH filtreleri yardımıyla yabancı maddeleri arındırarak suyu çok daha saf, kaliteli, sağlıklı ve fonksiyonel hale getirir. İyonize ve pH’ı yükseltilmiş su, vücudun hücre seviyesinde yenilenerek genç, sağlıklı ve diri kalmasına yardımcı olur.

İyi bir pH dengesi yakalayın ve iyi hissedin

Organlarımızın pH dereceleri küçük farklılıklar gösterse de bedenimiz için ideal ortam hafif alkali olandır. Kanı doğru bir pH derecesinde tutmak bedenimizin en önemli görevidir. Ufak sapmaların bile sağlığımız üzerinde büyük etkileri olur.
pH Nedir?
Bir maddenin asit veya alkali değerini anlamak için kullandığımız ölçüye pH (potansiyel hidrojen) denir. Maddenin içindeki asit nitelikli hidrojen iyonlarının yoğunluğuna göre ölçüm yapılır. pH cetveli 0 - 14 arasıdır. 0 aşırı asit, 14 de aşırı alkali demektir. 7 pH derecesi ise ne asit ne alkali yani maddenin nötr olduğunu gösterir.

Bedenimizin bizi koruma çabası

  • Modern yaşamda sürekli asit oluşturan etkilere maruz kalırız. Metabolizmanın kendisi asit oluşturur. Çevremizdeki kirlilik ve kimyasallar da bedenimizde asit oluşumunu artırır.

  • Kanın pH derecesini sağlıklı tutmak için yani 7.35-7.45 arasında tutmak için bedenimiz çeşitli yöntemlere başvurur:

  • Kemikler, kalsiyum gibi alkali minerallerin kana karışmasını sağlayarak yüksek proteinin neden olduğu asitli atıkları dengelemeye çalışır.

  • Asitli atıklar böbreklerimiz ve idrar yoluyla bedenden atılırlar.

  • Akciğerlerimiz nefes yoluyla alkali olan oksijeni alıp asit olan karbondioksiti verir.

  • Alkalize eden oksijene ihtiyacımız var

  • Bedenimiz asit artışını oksijen azlığı olarak algılar. Örneğin yoğun egzersiz yaptığımızda bedenimiz, dokularda oluşan laktik asit birikimini dengeleyip pH derecesini korumak için nefes alışımızı hızlandırır ve yüksek oksijen girdisi sağlar. Nefes alışımız aşırı asit oluşturan bir yemek yediğimizde de hızlanır.

  • Asit birikimi hastalanmayı kolaylaştırır

  • Candida gibi mantarlar düşük pH derecesinde ürer. Egzama ve sedef hastalığı gibi iltihaplı hastalıklar da asitli ortamları sever. Habis kanser hücreleri de anaerobik yani oksijensiz ortamlarda türer.

  • Alkali değerinizi yükselterek kendinizi iyileştirin


Asit ortamını dengelemek için yaşamınıza %75 oranında alkali oluşturan yiyecekler ve alkali ortamı destekleyen etkinlikler sokun. Böylece daha kolay sakinleşebildiğinizi; duygularınızdaki ani iniş çıkışların dengelendiğini göreceksiniz. Ağrılarınız ve diğer sağlık sorunlarınızın yok olmaya başladığını farkedeceksiniz. Bedeninizin kendini iyileştirebileceği bir ortam yaratın ve bunun size olumlu geri dönüşünü izleyin.

Neden Mineralli Su İçmeliyiz? Daha fazla oksijene sahip sağlıklı ve fonksiyonel sudur. Temiz ve bakterisizdir. İçindeki zengin alkali minerallerin yanı sıra diğer su çeşitlerine göre yaklaşık daha fazla oksijene sahiptir. Negatif ORP değerine ve güçlü antioksidan özelliğe sahiptir. Mineralli su -200 ila 500 mV arası ORP değeri nedeniyle yüksek oksidasyon indirgeme gücüne yani antioksidan özelliğe sahiptir. Küçük moleküler küme yapısına sahip bir sıvı olarak diğer antioksidanlara göre vücut tarafından çok daha hızlı ve kolayca emilir. Vücudun pH dengesini korumasına yardım eder ve hastalıkları engeller.

Mineralli su vücudun doğal pH dengesinin korunmasına ve düzenlenmesine yardımcı olarak vücutta zararlı bakteri, iltihaplanma ve hastalıkların oluşumunu engelleyen bir ortam yaratır. Olağanüstü hidrasyon (nemlendirme) ve detoks sağlar. Moleküler yapısı diğer sulardan daha küçüktür. Bu nedenle hücrelerin içine diğer su çeşitlerine göre altı (6) katına kadar fazla su girişi sağlayarak vücudun daha fazla nemlenmesine ve bağlı olarak vücudun zehirli atıklardan en hızlı ve mükemmel şekilde temizlenmesine yani detoksuna olanak sağlar. Vücudun enerjisini ve zindeliği arttırır.

Mineralli su küçük moleküler yapısı nedeniyle vücudun bio elektriksel dengesini diğer suçeşitlerine göre üç kat daha hızlı yenileyerek vücudun enerjisini ve zindeliğini arttırır. Serbest radikalleri etkisizleştirir. Serbest radikallerin yarattığı hasar hızlı yaşlanma ve yanı sıra kanser dâhil birçok hastalığa sebep olmaktadır. Mineralli suyun moleküler yapısı ve güçlü antioksidan özelliği serbest radikalleri etkisizleştirerek vücuda zarar vermelerini engeller.

Kilo verilmesine ve zayıflamaya yardımcı olur. Vücut, içinde biriken asidik atıkları etkisizleştirmek için yağ birikimi yapar. Mineralli su asidik atık birikimini engellediği için vücudun yağ biriktirmesine de gerek kalmaz. Dolayısıyla doğal olarak zayıflamanıza yardımcı olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder